top of page

ADAB-I MUAŞERET NEDİR?

İnsana toplum içerisinde yaşamak için gerekli olan nezaket kurallarını öğreten, insani ilişkilerde uyulacak şekil ve ölçüleri ortaya koyan ve şahsı toplum içerisinde saygı ve hürmete layık kılan davranış şekillerine adab-ı muaşeret kuralları denmiştir.

Sosyal bir varlık olan insan, birbirinden farklı kabiliyetleri ve gereksinimleri ile diğer insanlarla birlikte yaşama ihtiyacı hisseder. Bir arada yaşamın ise belirli kuralları vardır. Söz konusu kurallar bir taraftan insan ilişkilerinin sağlıklı bir şekilde gelişmesini sağlarken, diğer taraftan "en güzel surette" yaratılan insanın diğer varlıklarla ilişkilerinde bu saygınlığı korumasına yardımcı olur.

İnsanlar arasındaki ilişkileri asgari düzeyde hukuk kuralları belirler. Hukuk kurallarına riayet edilmemesinin sonucu çatışma ve kaostur. Bu nedenle hukuk kuralları belirli cezai müeyyidelerle desteklenmiştir. Hukuk kurallarının ötesinde ahlaki kurallar yer alır.

Ahlak, iyi davranışların içselleşmesi ve yaşam biçimi hâline gelmesidir. Ahlaki kurallara aykırı davranışların yaptırımı ise kişinin bizzat kendi vicdanı ya da içinde yaşadığı toplumun baskısıdır.

İnsana toplum içerisinde yaşamak için gerekli olan nezaket kurallarını öğreten, insani ilişkilerde uyulacak şekil ve ölçüleri ortaya koyan ve şahsı toplum içerisinde saygı ve hürmete layık kılan davranış şekillerine adab-ı muaşeret kuralları denmiştir. Bu kurallar ahlaki kuralların dışında başka konuları da kapsarlar. Ancak adab-ı muaşeret kuralları, özellikle insanın fıtratı ile ilişkili olan ahlakın, insan ilişkilerine yansıyan pratik yönüyle ilişkilidir. Bir anlamda ahlakın tamamlayıcısıdır.

Bu çerçevede Kur’ân-ı Kerîm ile birlikte insanlığa en güzel örnek olarak gönderilen Hz. Peygamber’in nezaket ve inceliğin en güzel örneklerini ihtiva eden yaşantısı, adab-ı muaşeret kurallarının kaynağı olarak değerlendirilebilir. Zira medeni bir toplum inşa etmek isteyen Allah Rasûlü (sav), insanlara medeni ve ahlaki davranış tarzlarını öğreten büyük bir rehberdir. O’nun adab-ı muaşeret kuralları ile ilgili yol göstericiliği, çağları kapsayan bir yere sahiptir. Zira O, kendisinden önceki peygamberlerin insanlığa öğrettiği güzel ahlakın tamamlayıcısıdır. [İbn Hanbel, II, 381; Muvatta, Hüsnü’l-hulk, 1] Müslüman birey, Hz. Peygamber’in aile hayatından iş yaşantısına; sosyal ortamlardan özel ilişkilere kadar her türlü adab-ı muaşeret esasının örneklerini ihtiva eden yaşantısını örnek aldığı ölçüde ahlaklı ve edepli olabilir.

  • Facebook Social Icon
  • Twitter Social Icon
  • Google+ Social Icon
  • YouTube Social  Icon
  • Pinterest Social Icon
  • Instagram Social Icon

BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM

“Ey iman edenler! Zannın birçoğundan sakının. Çünkü zannın bir kısmı günahtır. Birbirinizin kusurlarını ve mahremiyetlerini araştırmayın. Birbirinizin gıybetini yapmayın. Herhangi biriniz ölü kardeşinin etini yemekten hoşlanır mı? İşte bundan tiksindiniz! Allah’a karşı gelmekten sakının. Şüphesiz Allah tövbeyi çok kabul edendir, çok merhamet edendir.” 

Vahyin Toplumu İnşası: Adab-ı Muaşeret

 Her nedense görgü kuralları denince akla ilkin çatal bıçağı hangi elle tutmak, ağız açık şekilde yüksek sesle gülmemek, esnerken sol elle ağzını kapatmak, sokakta yürürken yere tükürmemek, çöp atmamak gibi basit günlük olaylar gelir. Oysa adab-ı muaşeret bir toplumun uygarlık düzeyini, medenileşme ölçeğini gösterir.İnsanlar sosyal varlıklardır. Bir toplum içinde hayatlarını devam ettirirler ve o toplumun bir geçmişe sahip belli gelenek ve görenekleri, örf ve adetleri, toplumsal kabulleri vardır. Bu toplumsal kabuller, yüzyıllar içinde kendiliğinden oluşmuş ve o toplumda yaşayanların doğal olarak kabul ettikleri yazılı olmayan kurallar manzumesidir. O toplumun her bireyi bu kuralları bilir ve bu kurallara doğal olarak itaat eder. Bir toplumun gelişmişlik düzeyi, bilinçli oluşu, insana, eşyaya, hayata bakışı ya da geri kalmışlığı o toplumun görgü düzeyiyle paralellik gösterir. Bir toplumun uygarlık düzeyi onun zaman içinde ortaya koyduğu sanatsal, edebi, kültürel bütün değerleri kapsar.

İslam uygarlığı 1400 senedir, kaynağını evrensel doğrulardan ve ilahi kaynaktan alan, vahyin ışığıyla inşa edilen, kökleri ilk insana kadar dayanan güçlü bir uygarlıktır. Bu uygarlığı meydana getiren İslam toplumunun bireyleri, vahiyle yeni bir kişilik inşa etmişlerdir. İslam, her toplumda var olan ve insanlığın önünde her daim bir engel teşkil eden batıl düşünce ve hurafeleriortadan kaldırmış; özgür, yenilikçi, her an değişime hazır bir toplum meydana getirmiştir. Böylesi bir toplumun yetiştirilmesi için ev hayatından tutun günlük insani ilişkilere, insan-insan, toplum-insan ilişkisinden Allah-insan ilişkisine kadar bir yaşamın bütün kareleri tek tek doldurulmuştur; çünkü hayat boşluk kabul etmiyor. Bizim dolduramadığımız bir boşluğu başkası dolduracaktır. Bu tıpkı gitmediğin/gidemediğin hiçbir yer senin değildir, anlayışına götürür bizi.

İslam, bir toplumu şekillendirmeye ev içinden başlar (10/87).Misafirliğe gidilen evlerdeki Müslüman tutumu (24/61, 33/53)ve ev sahibinin eşleriyle muhatap olurken perde arkasından seslenilmesi ve konuşulması (33/53), ev sahiplerinin izni olmadan evlere girilmemesi, evlere girildiği zaman selam verilmesi, gidilen evlerde ev reisi evde olmayınca mahremiyete tecavüz edilmemesi için dönün denilince dönülmesinin gerekliliği (24/27-29), kadın ve erkeğin bakarken bakışlarını kısması(24/30-31), evlere arkadan girilmemesi (2/189) erkeklerin kadınlara zorla mirasçı olmaması(4/19), anne babaya ve yakın akrabayla ilişkiyi kesmeme, onlarla en güzel şekilde muamele etme (2/83, 4/1, 4/36, 16/90, 17/23-26) gibi ayetler umumiyetle ev hukukunu, aile hukukunu, anne baba hakkını, akrabalık bağlarını, eş dost ağırlama, misafir kabul etme, misafirlerin uyması gereken kuralları ortaya koyar ve bir toplumu aileden, ev içi ilişkilerden başlayarak inşa eder.
Allah resulünün eşlerine hitap edilen, çağlar ötesi bütün kadınlara da seslenen şu ayetler de, İslam toplumunda kadının davranışlarını düzeltir ve aile hukukunu ortaya koyar:

BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM

 

“Hem vakarınızla evlerinizde durun da önceki cahiliyet devrinde olduğu gibi süslenip çıkmayın. Namazı kılın, zekatı verin. Allah ve Resulü’ne itaat edin. Ey ehli beyt! Allah sizden kiri gidermek ve sizi tertemiz, pampak yapmak istiyor.”
(33/33)

Ey peygamber! Hanımlarına, kızlarına ve müminlerin kadınlarına söyle: Bir ihtiyaç için dışarı çıktıkları zaman örtülerini üstlerine alsınlar, vücudlarını örtsünler!”
(33/59)

  • Facebook - Black Circle
  • Twitter - Black Circle
  • Google+ - Black Circle
  • YouTube - Black Circle
  • Pinterest - Black Circle
  • Instagram - Black Circle

ÂDAB-I MUAŞERET (GÖRGÜ KURALLARI)

 

Bu kurallar çok geniş alan ve konular içerir. bu konuların her birini farklı bir başlık altında inceleyeceğiz. işte onlardan birkaçı;

BÜYÜKLERLE BERABER YÜRÜME ADABI
1- Büyüğünü geçmeyip azıcık geriden takip etmek
2- Mümkünse sol taraftan gitmek
3- Etrafındakilerin dikkatini çekmemeye dikkat etmek
4- Zati eşyalarını taşımakta yardımcı olmak

MÜSAFİRLERE KARŞI ADAB
1- Müsafiri tebessümle karşılamak ve münasip bir yer göstermek
2- İhtiyaçları ile alakadar olmak
3- Müsafiri kendi arzusu ile başbaşa bırakmak
4- İkramda ifrat ve tefrite düşmemek
5- Hürmette kusur etmemek
6- Müsafire muhtaç olacağı yerleri ve şeyleri önceden hazırlayıp
göstermek
7- Giderken dış kapıya kadar uğurlamak ve gideceği istikamet ve
vasıtasında yardımcı olmak

MÜSAFİR OLARAK GİTTİĞİ EVE GİRİŞ ÇIKIŞ ADABI
1- Mümkün olduğu kadar habersiz gitmemek
2- Gitmek için uygun vakitleri tercih etmek
3- Kapıyı ya da zili çaldıktan sonra sırtı dönük halde beklemek
4- Mahremiyyet ölçülerine azami dikkat etmek
5- Odadaki eşyaları incelememek, tenkitte bulunmamak
6- Ev sahibinin bilgisi dışında hareket etmemek
7- Evdeki eşyayı izin almadan kullanmamak
8- Zamanı gelince mutlaka ayrılmak, yük olmamaya çalışmak

GİYİM-KUŞAM ADABI
1- Elbiselerinin dar olmamasına dikkat etmek
2- Düşük kemer, bol paça pantolon ve yırtmaçlı ceket gibi münasip
olmayan kıyafetlerden kaçınmak
3- Pantolonlarda kemer kullanmayı adet haline getirmek
4- Pantolonlarda mümkünse fermuar yerine düğmeyi tercih etmek
5- Elbise, gömlek ve kravat arasındaki ahengi temin etmek. Birbirine
uygun renkler giyinmek
6- Sandalet tipi ayakkabıları giymemek
7- Elbiselerde üzeri şekilli, yazılı olanlardan kaçınmak
8- Aksesuara iltifat etmeyip sade ve ağırbaşlı giyinmek
9- Giyim eşyalarının naylon olmamasına dikkat etmek
10- Gömlek ve pantolonların ütülü, ayakkabıların boyalı olmasına
dikkat etmek

HUSUSİ ODALARA GİRİŞ ÇIKIŞ ADABI
1- Müsait bir zaman seçmek
2- Üç defa kapıya vurmak
3- Maruzatını en kısa yoldan düzgün ifadelerle yapmak
4- Edepli bir şekilde girip çıkmak
5- Oturacaksa münasip bir yere ya da işaret edilen yere oturmak
6- Boş koltuk varken yere oturmamak

HAVLU TUTMA VE VERME ADABI
1- Havluyu verirken iki elinin iki parmağı ile (başparmak ve şehadet parmağı) havlunun iki ucundan düzgün ve gergin bir şekilde tutmak
2- Havluyu alırken yine aynı parmaklarla almak
3- Havluyu eline ve elbisesine sürmemek
4- Münasip bir yerde durmak
5- Kadife havlu kullanmamak, pamuklu, suyu iyi emen cinsten olmasına dikkat etmek
6- Tercihen beyaz renkli havlu kullanmak

SOKAKTA YÜRÜME ADABI

1- Trafik kurallarına riayet etmek, varsa yaya kaldırımından yürümek, yoksa araçların geliş yönüne karşı yürümek
2- Sağa sola mümkün
oldukça bakmamak
3- Yürürken bir şey
yememek
4- Ciddiyet ve vakarla
yürümek
5- imkân nisbetinde
beraber yürüyen iki kiĢinin
arasından geçmemek,
beraber yürürken
baĢkalarını da aralarından
geçirmemek
6- Yol üzerinde rastladığı, engel olacak şeyleri kaldırmak

  • Facebook Social Icon
  • Twitter Social Icon
  • Google+ Social Icon
  • YouTube Social  Icon
  • Pinterest Social Icon
  • Instagram Social Icon
  • Facebook Social Icon
  • Twitter Social Icon
  • Google+ Social Icon
  • YouTube Social  Icon
  • Pinterest Social Icon
  • Instagram Social Icon
bottom of page